Haberler

Araştırmada Yenilikler Konferansımızın 10. Yılı

Bu yıl Araştırmada Yenilikler Konferansımızın 10. Yılı… Şöyle bir dönüp geriye baktığımızda; 100’den fazla konuşmacı, 4 binden fazla katılımcı ağırlamışız. Her seferinde bu organizasyona giriştiğimiz için çok memnun olmuşuz. Bir sonraki yıla daha büyük şevkle hazırlanmışız.

Bugüne kadar Araştırmada Yenilikler Konferansı ile hem bilgi paylaşımında hem de bir sosyal paylaşıma vesile olduğumuz için tahmin edemeyeceğiniz
kadar memnunuz ve gururluyuz. Gücümüz yettiği sürece de sizlerle birlikte buna devam etmek istiyoruz.

Konferansımızın müdavimleri bilirler. Birkaç yıldır her konferans için bir tema belirliyoruz. Tabi her zaman programın önemli bir kısmı araştırmadaki yenilikler, ancak bir kısmını da gündem ile de ilişkili bir tema üzerine ayırıyoruz.

2017’de Ying Yang, 2018’de Esneklik, Bu yıl ise Dayanıklılık… Neden Dayanıklılık? Hepimiz ekonominin küçük veya büyük aktörleriyiz. Ekonomideki
pozitif veya negatif gelişmeler hepimizi etkiliyor. Ülke ekonomisi zor bir dönemden geçiyor. Bu elbette bizim geçirdiğimiz ilk zor dönem değil. Ancak her dönemin kendine has koşulları var. Ona uygun planlar gerek. Bu süreçte hiç kuşkusuz herkes planlar yaptı, uyguluyor uygulayacak. Dayanıklı olmaya ihtiyacımız var. Bu konuya farklı pencereler açmak istedik. Yakın geçmişte benzer dönemler yaşamış ülkelerdeki, bölgelerdeki meslektaşlarımızı davet ettik. Oralarda nasıl reçeteler uygulanmış, neler yapılmış dinleyelim istedik. Bu yılki konferansımızda konuştuklarımızın hepimizin planlarına katkı yapacağına eminim.

İlk konuşmacı olarak ben de Dayanıklılık üzerine konferansta birkaç kelam ettim. Burada da kısaca bahsetmek isterim. Nedir Dayanıklılık? Ne yapmak
lazım?

Dayanıklılık değişen koşullara hızla ayak uydurmak ancak bunu yaparken de sahip olduklarını koruyabilmek demek. Hız, hareket, uyum, sahip çıkmak
gibi kelimeler de dayanıklılığı oluşturan unsurlar olarak nitelendirilebilir.

Hemen harekete geçmeliyiz. Hep birlikte hareket etmeliyiz. Var gücümüzle var olanı korumayı unutmamalıyız. Nedir sahip olduklarımız?

• İnsanlar
• Hizmetler ürünler – yatırım
• Marka değerimiz

Korumamız gerekenler işte bunlar.

Herkese ihtiyacımız var. Birbirimize ihtiyacımız var. Yetişmiş insan gücü çok değerli. Şirketler/kurumlar çalışanlarını kaybetmemeye odaklanmalı. Şirketlerimiz için bir diğer önemli varlık ise müşterilerimiz. Müşteri feda eden planlardan uzak durmak gerek. Fırtına dindiğinde tüm müşteri ikna sürecini baştan yaşamanın ağır bedeli olacaktır. Bütüne hizmet önemli. İmkanları ölçüsünde tüm aktörlerin ekonomik faaliyete destek vermesi kritik. Ancak o zaman düze çıkma süremiz kısalır.

Böyle dönemlerde yeni yatırım yapmak cesaret istiyor. Bu anlaşılabilir bir şey. Ancak mevcut yatırımdan vazgeçmemek önemli. Bir yatırımı korumaya çalışmak genellikle sıfırdan başlamaktan kolay. Belki bu amaç uğruna kar marjları düşecek, fiyat seviyesi düşecek. Ama fırtına dindiğinde start çizgisinin ilerisinden başlayacağız.

Markalarımız değerli. Reçetelerimizde marka değerini koruma planına özel bir yer açmalıyız. Bu amaçla iletişimi sürdürmek şart. Normalde bilinirliği
korumak için düzenli ve çok kanallı iletişimin gerekliliğini bilmeyen pazarlamacı yoktur. Ancak böyle dönemlerde iletişimin bir faydası daha var. Normale çağrı yapar. Kriz algısının derinleşmesini önler. Ses çıkmıyorsa sorun var demektir.

Tüm bunlar için harekete geçmeli ve durmadan devam etmeliyiz. Ülke içinde faaliyetleri yürütmek eskisinden zor ama durma lüksümüz yok. Kaynağa ihtiyaç var. İçerisi yetmediğinde dışarıya yönelmek gerekir. İhracat bu dönemde özellikle öne çıkıyor. Ipsos olarak bizim 2017-2018 ihracatımız %24. Bu yıl %40 artış hedefi koyduk. Geçen yıl gelirlerimizin %17’si ihracat idi. İlk çeyrek sonunda %23’e çıkardık. Ülkeye kaynak getirmek isteyen markalarımızın yanındayız. Onlar için 75 ülkede pazarları araştırıyoruz.

Adamlar isimli rock grubunun bir şarkısında şöyle der: “Zor zamanlar olur. Nasıl çıkarsan omurgan öyle şekillenir.” Biz de dayanıklı omurgamızla zor
zamanların üstesinden geleceğimize inanıyoruz.

Araştırmada Yenilikler Konferansımızın 10. Yılı vesilesiyle bu seneki konferansımızda konuşulanları özetleyen bir dosya hazırladık sizler için. Konferansta sunulan her bir konunun bir özetini bu dosyada sizlerle paylaşmak istedik.

Ipsos olarak Araştırma dünyasındaki yenilikleri paylaşmaya ve hep beraber birer tuğla koyarak inşa ettiğimiz sosyal sorumluluk projelerine imza atmaya devam edeceğiz. Bu platformu sürdürülebilir kılan siz değerli paydaşlarımıza tekrar çok teşekkür ediyoruz.

Not: 25 Nisan’da Ipsos tarafından gerçekleştirilen Araştırmada Yenilikler Konferansı Özet Raporu’ndan alınarak yayınlanmıştır.

Mayıs 2, 2019

0

Haberler

Yorum yazın