Bültenler

Başarılı Olmak İçin Kadınlar Zeki ve Özgüvenli Erkekler ise Geniş Çevreye Sahip Olmalı

King’s College London tarafından ilki 13 Kasım’da düzenlenen World Questions adlı etkinlikler zincirini desteklemek üzere bir araştırma gerçekleştirildi. Bu araştırma ile kadın-erkek eşitliği konusundaki artılar ve eksiler global kamuoyu nezdinde masaya yatırıldı.

Kadın Liderliği Global Enstitüsü, Politika Enstitüsü ve Ipsos MORI işbirliğinde 28 ülkeden 20 bin bireyle gerçekleştirilen bu araştırma ile; Kadın-erkek eşitliğinin mevcut durumu, kadınların ve erkeklerin hayatta öne çıkmaları için önemli olan unsurlar, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamadaki engeller ve bunların müsebbibleri, bu konudaki olumlu gelişmeler ve gelecekte ne gibi aksiyonlar alınması gerektiği konuları detaylarıyla irdelenmiş oldu.

Araştırmamıza göre ülkelerinde cinsiyet eşitliğine erişildiğini düşünen erkeklerin oranı global ortalamada %18, bu konuda kadınların sadece %9’u hem fikir.

Kadınların hayatta öne çıkmasında erkeklere kıyasla öne çıkan önemli unsurların başında zeka geliyor (%28) bunu ikinci sırada kendine güvenmek (%26) ve üçüncü sırada ise hiçbir zaman pes etmemek (%25) izliyor.

Erkeklerin hayatta öne çıkmaları için kadınlardan farklı olarak en önemli unsurların başında bağlantılara sahip olmak (%22) geliyor. Geniş bir çevreye sahip olan erkeklerin hayatta öne çıkabilecekleri düşünülürken kadınlarda ise bu özellik erkeklere kıyasla önemli bir unsur olarak görülmüyor. Global kamuoyu aynı zamanda erkeklerin politik bağlantılarının olmasının da hayatta öne çıkmaları için önemli olduğunu düşünüyor ve yine kadınlarda başarılı olmaları için bu unsur erkeklere kıyasla çok da önemli gözükmüyor.

Araştırmaya Türkiye’den katılan bireyler de kadınların hayatta öne çıkmaları için yukarıda belirtilen ilk 3 unsurun önemli olduğunu düşünüyor. Fakat, Özgüvenli Olmak (%31) ilk sırada belirtiliyor. Türkiye’de kadınların başarısı için Özgüven önemli bir unsur olarak görülüyor. Erkeklerin Türkiye’de hayatta öne çıkmaları için gerekli en önemli 3 unsurun başında Politik Bağlantılara Sahip Olmak (%32) geliyor, bunu Çok Çalışmak (%29) ve bağlantılara sahip olmak (%28) izliyor.

Araştırma kapsamında cinsiyet eşitliğine ulaşmaya engel olan faktörlerin de kamuoyu tarafından değerlendirilmesi istendi. Buna göre global kamuoyu kadın-erkek eşitliğine ulaşmayı engelleyen faktörlerde faturanın büyüğünü işverene kesiyor. Global kamuoyu cinsiyet eşitliğini engelleyen önemli üç faktörü şu şekilde sıralıyor: işverenlerin ücret eşitsizliğine kayıtsız kalması (%22), işverenlerin çalışma ve aile hayatı dengesini sağlamak için kadınlara yardımcı olmaması (%21) ve işverenlerin kadınları üst düzey pozisyonlara getirmemesi (%18). Araştırmaya Türkiye’den katılan bireyler ise kadın-erkek eşitliğine ulaşmayı engelleyen en önemli üç faktörü şöyle sıraladı: Hükümetin eşitliği ön plana çıkarmaması (%32), Cinsiyet eşitliğine ulaşmada erkeklerin yardımcı olmaması (%28) ve Polisin kadına yönelik şiddeti yeterince ciddiye almaması (%25).

Cinsiyet eşitliğine ulaşmadaki engeller kadar başarılar da araştırma kapsamında değerlendirildi. Son 25 yılda kadın-erkek eşitliği konusunda atılan en önemli adımları global kamuoyu şu şekilde sıralıyor: Hükümet ve politikada kadınların temsili (%35), Kadınların eğitime eşit erişim sağlaması (%32) ve iş hayatında kadının üst düzey görevler alması (%30). Araştırmaya Türkiye’den katılan bireylerde cinsiyet eşitliği konusundaki en önemli 3 pozitif gelişmeyi hemen hemen benzer şekilde sıralıyor. Sadece, iş hayatında kadının üst düzey görevler almasını ilk sırada belirtiyorlar (%35).

Ve gelecek 25 yıla baktığımızda, cinsiyet eşitliğine ulaşmak için üzerinde durulması gereken en önemli konular global kamuoyu tarafından şu şekilde sıralanıyor: Kadınların hükümet ve politikada temsil edilmesi (%39), Kadınların iş hayatında üst düzey pozisyonlara gelmesi (%36) ve Kadınların CEO-Yönetim kurulu görevlerine getirilmesi (%32). Araştırmaya Türkiye’den bireyler ise cinsiyet eşitliğine ulaşmak için gelecek 25 yılda üzerinde durulması gereken en önemli iki konu global kamuoyu ile aynı: Kadınların hükümet ve politikada temsil edilmesi (%46), Kadınların iş hayatında üst düzey pozisyonlara gelmesi (%39). Fakat cinsiyet eşitliğine ulaşmada odaklanılması gerektiği düşünülen üçüncü en önemli konu, global ortalamadan farklı olarak, Medyada kadının temsil edilmesi (%35) olarak belirtiliyor. Bu veriden hareketle günümüz medyasında erkek egemen bir algının olduğu ve bunun kadınların lehine çekilmesi gerektiği söylenebilir.

Araştırma raporunu incelemek için buraya tıklayın.

Kasım 27, 2019

0

Bültenler, Haberler

Diğer yazıları okuyun

Yorum yazın