Blog ve Yorumlar

Yoksa Siz Hala Annenizin Yöntemlerini mi Kullanıyorsunuz?

Dünya, kim ne derse desin, dönüyor. Dönen dünyada yıkılmayıp ayakta kalmak(!) :) için markaların yapıtaşları olan araştırmanın da dön(üş)mesi gerekiyor.

Dünya, kim ne derse desin, dönüyor. Dönen dünyada yıkılmayıp ayakta kalmak(!) :) için markaların yapıtaşları olan araştırmanın da dön(üş)mesi gerekiyor.

Ürün müdürlerinin yaşlarının 30′u bulmadığı, herkesin artık bundan 15 yıl öncesine göre çok daha fazla uyarana maruz kaldığı ‘yeni dünya düzeni’nde eski, tabiri caizse 1D yöntemlerden çok daha fazlasına ihtiyacımız olduğu kesin.

Bu bağlamda, firmalar araştırma ve danışmanlık bütçelerinin bir kısmını inovatif yöntemlere ayırmak istiyorlar.

Örneğin Tüketicilerin motivasyonlarını bir ifade seti yardımıyla beyan etmelerini beklemek yerine valide edilmiş fotoğraf setleri aracılığıyla onlar fark etmeden çıkarabileceğimiz, TÜAD Başkanı Vural Çakır’ın tabiriyle “yeni normal”; bir araştırma düzeni mevcut.

Buna ek olarak bu yeni dönemde artık otomatik telefon arama sistemleri (IVR) ile çok kısa zamanlamalarda 100lerce kişiye ulaşılıp günler içinde hareket planları oluşturmak mümkün. Örneğin Türkiye’de Ipsos’un yürüttüğü banka müşterilerinin aldıkları hizmeti değerlendirdikleri EFM(Enterprise Feedback Management) çalışmaları ile yöneticiler 3 ay içinde 350bin müşterinin görüşlerinin ve şikayetlerinin takibini yapabiliyor.

Bir tüketicinin bir haftasına dahil olmak klasik metotlarla mümkün. Peki, 200 tüketici? 500? Ya da gençlerle hafta sonunu paylaşmak? Planlı veya plansız yaptıkları aktivitelerde, gittikleri yerlerde onlarla bulunmak, veya gördüklerinden beğendiklerini fotoğraflayıp araştırmaya dahil etmek? Klasik metotlar ile bu çalışmaları yapmak tabi ki olası ama her katılımcının, her genç grubunun yanına bir o kadar anketör eklendiği, 30-40 sayfalık soru formları oluşturulduğu uzun analiz ve raporlama süreçlerine katlanıldığı sürece.

blogresim1

Mobil dünyanın bize sağladığı imkanlar ile kişilerin günlük hayatlarına daha doğal şekillerde dahil olup fikirlerini alabiliyoruz. Daha kısa ve hedefine yönelik sorular ve katılımcıların kendi oluşturdukları resim, ses, video kayıtları ile aksiyona yönelik sonuçları çok daha hızlı elde edebiliyoruz. Örneğin; bir kadın makyaj yaparken, bir anne çocuğuna atıştırmalık seçerken, bir genç arkadaşları ile favori mekanlarında sohbet ederken onların gözünden çevrelerini görmek 10 larca soru ile alınabilecek bilgiden daha fazlasını bize verebiliyor.

‘Anlık’ hayatlardan bilgi alabilmek alışık olduğumuz araştırma şeklinin de daha derli toplu olmasını sağlıyor. Satış zinciri performansı tüketicilerin ziyaretleri sırasında sürekli takip edilip, problemli noktalar daha detaylı incelenebiliyor. Bu şekilde aynı detaydaki soru formunu bütün noktalar için uygulama günleri de geride kalıyor…

Ipsos’un Haagen-Dazs ile başlattığı test çalışması bu yeni çalışma şeklinin en güzel örneklerinden biri. Artık 30 ülkede 650 den fazla noktanın kalite kontrol programı haline gelen çalışmada, tüketiciler yaptıkları alışveriş sonrasında isterler ise mobil telefon, online yada Ivr yardımı ile yaptıkları ziyareti değerlendiriyorlar.

blogresim2

Peki hanginiz akıllı telefonlarınızda Whatsupp kullan(M)ıyor? Sanırım “Ben kullanımıyorum” diyecek olan çok az insan vardır. Peki, size şimdi 10 yıl önce kullandığınız Nokia 3310’u versem Samsung Galaxy’nizle yada Iphone’unuzla değiştirir miydiniz? Peki, o zaman hala neden annenizin araştırma yöntemlerini kullanıyorsunuz? :)

Özge Akçizmeci & Tolga Kahraman

Yazar : Özge Akçizmeci

N. Özge Akçizmeci, 5 Mart’ta İstanbul’da doğdu. Ankara'da Atatürk Anadolu Lisesi'ni bitirdikten sonra Sabancı Üniversitesinde tam burslu olarak Ekonomi okudu. Üniversitenin son dönemini Erasmus çerçevesinde Hollanda'da geçirdikten sonra, eğitimini Belçika'daki K. U. Leuven Üniversitesinde İstatistik ağırlıklı Sosyal Politika Master Programında hükümet bursuyla devam ettirdi ve Onur derecesiyle mezun oldu. Amsterdam’da bir senelik pazarlama alanındaki iş tecrübesinin ardından pazarlama araştırmaları sektörüne Belçika Nielsen'ın BASES departmanında adım attı. BASES Belçika ve Polonya’da çalıştıktan sonra 1 Haziran 2010 yılında BASES Istanbul ofisini kurmak için Türkiye'ye dönüş yaptı. 2012 Agustos ayında Ipsos Türkiye'de çalışmaya başlayan Özge Akçizmeci, InnoQuest bölümünde direktör olarak görev yapmaktadır.

Mart 24, 2014

0

Blog ve Yorumlar, Bültenler

Diğer yazıları okuyun

Yorum yazın