“Kadının yeri evidir” Demekten Kurtulamıyoruz
Her yıl büyük bir coşkuyla Kadınlar Gününü, Kadınlar Haftasını kutluyoruz. Kadın konulu pek çok sivil toplum kuruluşu var. Pek çok da sivil toplum projesi yapılıyor. Kadınları girişimci yapmak, siyasete sokmak, emeklerini değerlendirmek için büyük bir mücadele verilse de ne yazık ki hala kara listenin ikinci sırasındayız.
Reuters Haber Ajansı tarafından Dünya Kadınlar Günü için Ipsos’a yaptırılan ankete göre, dünya gayri safi hasılasının %75′ini temsil eden 23 ülkede, ankete katılan yetişkinlerin %74′ü, “kadının yeri evidir” ifadesini doğru bulmuyor. Buna karşılık, ülke başına 1000’i aşkın olmak üzere toplam 24 binden fazla yetişkinin katıldığı bu anket, nüfusun %26′sının ise bu ifadeyi doğru bulduğunu gösteriyor.
“Kadının yeri evidir” ifadesini doğru bulanların en yüksek çoğunluğa sahip oldukları ülkeler listesinin başında yüzde 54’lük oranla, Türkiye ile benzerlikler gösteren Hindistan yer alıyor. Türkiye’de ise yüzde 52 oranında “Kadının yeri evidir” düşüncesi ağır basıyor. Dünyanın doğusu kadını evde görmek istiyor. Japonya (%48), Çin (%34), Rusya (%34), Macaristan (%34) ve Güney Kore (%33) bu ülkeler arasında.
“Kadının yeri evidir” ifadesini kabul etmeyen ve kadınları evin dışında da görmek isteyenler ise dünyanın batı yarımküresinde yoğunlaşmış durumda. Arjantin (%9), Fransa (%9), Meksika (%9), İsveç (%10) ve Brezilya (%10) bu fikre sahip ülkeler.
Türkiye’de kadına denetimli özgürlük
Ipsos KMG’nin geçtiğimiz günlerde kamuoyuna duyurduğu 16.000 kişiyle gerçekleştirilen Türkiye’nin en geniş kapsamlı araştırması Türkiye’yi Anlama Kılavuzu 2010 araştırmasının Toplumsal Cinsiyet başlığı altında benzer bir sonuca varılıyordu. Ipsos KMG Kurumsal Marka ve İletişim Yöneticisi Evren Doğanç konuyla ilgili olarak şunları iletti: “Yapılan araştırmada toplumun yüzde 72’si kadınların aile ekonomisine katkıda bulunması konusunda hemfikir. Her ne kadar bu yüzde 2005 (% 75) ve 2007 (%77) yıllarına göre düşüş göstermişse de yine de toplumun önemli bir bölümünün kadının çalışması taraftarı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak burada dikkati çeken bir başka nokta Türk toplumunun yüzde 62’sinin kadının çalışmasını kocasının iznine bağlı olduğu konusunda hemfikir olmasıdır. Yani kadına denetimli özgürlük fikri yaygın görünmektedir”.
Türkiye’yi Anlama Kılavuzu 2010 Araştırmasının koordinatörü Prof. Dr. Halil Nalçaoğlu ise araştırmada şu analizi yapıyor: “Bu “denetimli” özgürlüğün açıklaması, kadının çalışmasına ancak zor ekonomik şartlarda onay verildiği şeklinde olabilir.”
Ipsos/Reuters Araştırması Hakkında:
Belirtilen sonuçlar Ipsos’un Thomson Reuters adına 4 Kasım 2009 – 13 Ocak 2010 tarihleri arasında gerçekleştirdiği global araştırmaya dayanmaktadır. Bu araştırma, küresel gayrisafi hasılanın %75’ini temsil eden 23 ülkeden 18 yaş üzeri toplam 24,077 bireyle gerçekleştirildi. Bu araştırmaya dahil olan ülkeler arasında Arjantina, Avutsralya, Belçika, Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Macaristan, Hindistan, İtalya, Japonya, Meksika, Polonya, Rusya, Güney Kore, İspanya, İsveç, Çek Cumhuriyeti, Hollanda, İngiltere, ABD ve Türkiye yer alıyor. Ülke başına yaklaşık 1000’den fazla bireyin katıldığı bu araştırma Ipsos online panel üzerinden gerçekleştirildi. Demografik kriterleri dengelemek ve en güncel ülke nüfus datasına göre belirlenen yetişkin nüfusun örnekleme yansıtılmasını sağlamak amacıyla ağırlıklandırma yöntemi uygulandı. Ağırlıklandırılmamış bir olasılık örneklemiyle gerçekleştirilen bu büyüklükte bir araştırmanın ve %100 yanıtlama oranının yüzde +/- 3.1’lik bir hata oranı bulunabilir.
