Bültenler

“Roman değil sorularımın cevabını okumak istiyorum”

`Yaşamak değil, beni bu telaş öldürecek` dediği gibi şairin, aynı anda pek çok işin bir arada yapılmasını gerektiren iş dünyasında, herkesin temposu çok yüksek. Herkes aynı anda 2-3 işi yapıyor.  Bu yazıyı okurken ekranınızın arka planında kaç dosya açık diye bakar mısınız? Sürekli bir şeylere yetişme çabası, bir şeyleri tamamlama çabası içindeyiz.

 

Durum böyle olunca, araştırma kullanıcıları da kendilerine yol gösterilecek verileri daha odaklı ve kullanıma hazır alabilmek istiyorlar. Artık 120 sayfalık araştırma raporlarını okuyabilecek ve buradan içgörü çıkarıp işimize entegre edebilmek için en azından 4 saat ayırmak gerekmekte. Tabi ki günümüz iş temposunda bu kadar vakit çok fazla ve bu vakti ayırabilmek çok zor.

 

Bu aşamada, araştırmacılar olarak çuvaldızı kendimize batırmak gerekiyor. Araştırmada elde ettiğimiz her türlü veriyi raporlamak yerine çalışmanın amacı çerçevesinde öğrenilen ana başlıkları raporlamak üzerine odaklanmalıyız artık. Raporlarımız tüm bulguların bir sentezi olmalı. Bu senteze ulaşırken yalnızca kişilerin söyledikleri ile sınırlı değiliz artık. Etnografik ve dijital yöntemlerle de desteklenen bulgular, yaptığımızı sentezi zenginleştirecek ve yanlış varsayımlar yapmamızı engelleyecektir. 

 

Farklı yöntemlerle zenginleştirilen araştırmalar, fark yaratacak raporlar hazırlamamızda yardımcı olacaktır. Ayrıca yaptığımız sentezi kullanıma hazır hale getirmemize de imkân tanıyacaktır. Müşterilerimizin aradığı soruların cevaplarını kısa ve öz olarak verebildiğimiz raporlar hepimizin isteği…

Aralık 22, 2011

0

Bültenler

Diğer yazıları okuyun

Yorum yazın